Ahududular, meyve olgunlaşma zamanı ve meyve verme sıklığına göre olmak üzere iki guruba ayrılır. Yazlık çeşitler yıl boyunca sadece yaz ortasında meyve vermektedir; buna karşın sonbahar çeşitleri veya yediveren çeşitler
olarak bilinenler yaz ve sonbahar olmak üzere iki dönemde ürün
vermektedir. Ancak yaz verimliliği biraz düşük, sonbahar verimliliği ise
yüksek düzeyde gerçekleşir. Ahududular bunun haricinde renk ve büyüme
özelliklerine göre de sınıflandırılabilir.
Yazlık ve kırmızı
meyveli çeşitler yazın oldukça yüksek düzeyde üretilirler. Genellikle,
dip sürgünleriyle çoğaltılır. Dik büyüme özelliğinden dolayı üç veya
dört yıl sonra kalın bir herek kullanılarak yetiştiricilik sürdürülür.
Siyah renkli ahududular
hastalıklara, özellikle antraknosa karşı, hassas olduğundan dolayı
üretimi pek yapılmamaktadır. Genellikle dip sürgünleriyle üretimi
yapılamaz bundan dolayı uç veya basit daldırma yöntemleri ile
çoğaltılır. Siyah ahududuların sürgünleri çok dik değildir ve telli
terbiye sistemine alınarak yetiştiriciliğinin yapılması daha uygun
olacaktır.
Mor ahududular, kırmızı
ve siyah ahududuların çaprazlanması sonucunda elde edilmiş melezlerdir.
Mor ahududular yaz aylarında kırmızı meyveli ahududulardan daha geç
olgunlaşır. Mor ahududular kuvvetli büyür iri özelliklidir. Gelişme
özelliği açısından kırmızı ve siyah ahududuların arasında yer alır ve
genellikle telli terbiye sistemi ile yetiştiriciliği yapılır.
Çoğaltılmaları sürgün ucunun daldırılması veya basit daldırma ile
gerçekleştirilir.
Sonbahar çeşitlerinden
(bu çeşitlere yediveren çeşitlerde denmektedir) kırmızı meyveli olan
çeşitler hem erken yaz döneminde hem de sonbahar döneminde meyve
verirler. Sonbahar ürünü en iri meyveleri verir. Bununla birlikte
sonbahar ürünü ilk yıl sürgünlerinin (henüz yeni gelişen birinci yıl
sürgünleri) üst kısımlarında da meydana gelmektedir. Halbuki yaz
ürünleri yalnızca iki yıllık sürgünlerin alt kısımlarından elde
edilebilmektedir. Sonbahar ahududu çeşitleri, genellikle, sadece
sonbahar ürünü dikkate alınarak değerlendirilmektedir. Bu çeşitler dip
sürgünleri ile çoğaltılırlar ve bir herek yardımı ile yetiştirilir.
Sarı meyveli ahududular
genellikle pek beğenilmemektedir. Fakat araştırmalar ve yeni çeşitlerin
ıslahı amacıyla kullanılmaktadır.
Yetiştiricilik
yapılması amaçlanıyorsa çeşit seçiminin mutlaka iyi yapılması gerekir. O
bölgede veya benzeri çevresel koşullara sahip bölgelerde yapılan
adaptasyon çalışmaları dikkatle incelenmelidir.
ÇEŞİTLER
Ahududu çeşitleri için daha geniş bilgiye şu bağlantılardan erişilebilir;
Yaz Kırmızısı Çeşitleri
Killarney: Sert
soğuklara karşı oldukça dayanıklı, dikkat çekici parlak kırmızı bir
renge sahip, meyve büyüklüğü orta derecede olan ve çok hoş ahududu
kokusuna sahip bir çeşittir. Killarney erkenci bir çeşit olup pasta-kek
yapımında çok tercih edilmektedir.
Latham: Verimli,
kış soğuklarına dayanımı orta düzeyde ve hafif dikenli bir çeşittir.
Mantar ve virüs kaynaklı hastalıklara dayanıklıdır. Meyveleri orta
irilikte, yuvarlak, sert ve parlak kırmızı renge sahiptir. Meyvelerini
mevsim ortasında olgunlaştırır ve uzun bir dönem süresince hasadı devam
eder.
Titan: Erken
olgunlaşan, iri meyveli, orta düzeyde lezzete sahip ve yaprak bitlerine
karşı çok dayanıklı bir çeşittir. Telli terbiye sistemi ile
yetiştirilmesi daha uygun olur. Bitkiler kök kanserine ve kök
çürüklüğüne karşı hassas olması nedeniyle ve kumlu topraklarda veya
yükseltilmiş yastıklar üzerinde yetiştirilmesi uygun olur.
Siyah Çeşitler
Cumberland: Siyah
ahududular içersinde en lezzetli çeşitler arasındadır. Sürgünleri
kuvvetli büyür ve oldukça verimlidir. Çok iyi lezzete sahip orta
irilikte meyveler veren ve yaz ortasında olgunlaşan bir çeşittir.
Bristol: Cumberland
çeşidine göre meyve verimi, lezzeti, iriliği, kokusu ve parlaklığı daha
iyi düzeydedir. Antraknoz hastalığına karşı hassas fakat küllemeye
karşı dayanıklıdır.
Jewel: Meyveleri
büyük, parlak görünümlü, sert etli, yüksek kaliteli ve çok iyi lezzete
sahip bir çeşittir. Kuvvetli gelişen bitkisel özelliğe sahiptir. Dik
büyüyen, düzenli ürün veren ve antraknoz hastalığına karşı orta düzeyde
dayanım gösteren bir çeşittir.
Mac Black: Geç
dönem olgunlaşan kıymetli bir çeşit olduğu tespit edilmiştir. Jewel’den
sonra meyveleri olgunlaşır. Meyvesi iri, lezzeti oldukça güzel ve telli
terbiye sistemi ile yetiştirilmesi gereken bir çeşittir.
Mor Çeşitler
Brandywine: Meyveleri
kırmızımsı-mor renkte, iri, yuvarlak-konik şekilli, sıkı etli, meyve
tadı hafif mayhoş ve yüksek kaliteli bir çeşittir. Reçel, marmelat ve
pasta imalatında çok tercih edilen bir çeşittir. Sürgünleri kuvvetli,
oldukça dik ve güçlü bir bitkisel özellik gösterirler.
Royalty: Büyük
meyveleri kırmızı ahududu meyveleri kadar tatlıdır. Meyvelerin tam
kırmızıdan mor renge kadarki uzun bir dönem boyunca toplanabilir. İri
bitkiler olup bazı böceklere ve mosaic virüsünü taşıyan ahududu
afidlerine karşı oldukça dayanıklıdır. Genellikle Brandywine çeşidinden
çok daha uzun yaşar ve daha fazla meyve verir.
Sonbaharda Olgunlaşan Kırmızı Ahududu Çeşitleri
Heritage: Meyveleri
parlak kırmızı renkte, büyük, meyve eti sıkı ve yüksek kalitededir.
Sofralık için uygun olduğu kadar dondurularak tüketim için de çok uygun
bir meyve özelliğine sahiptir. Sürgünleri kuvvetli büyür, dik gelişir ve
çok sayıda dip sürgünü verir.
Caroline: Kuvvetli
gelişen bu çeşit Heritage çeşidinden daha erken olgunlaşır ve kök
çürüklüğüne karşı daha dayanıklıdır. Meyveleri Heritage çeşidinden daha
iridir. Çok nefis ahududu kokusuna sahip meyvelere sahiptir. Caroline
çok verimli ve hastalılara karşı dayanıklıdır.
Autumn Bliss: Meyveleri
iri, meyve zarı parlak koyu kırmızı renkte olup orta düzeyle lezzete
sahiptir. İşleme sanayi için güzel bir meyvedir. Meyveleri Heritage
çeşidinden daha önce olgunlaşır ve daha yüksek bir kaliteye sahiptir.
Bitkileri kök sürgünü ile az üretilebilmekte olup gelişme kuvveti
Heritage çeşidinden daha zayıftır fakat sıcaklığa karşı dayanıklıdır.
Mosaic virüsüne karşı dayanıklı bir çeşittir.
Sonbaharda Olgunlaşan Sarı Ahududu Çeşitleri
Anne: Meyveleri
iri olan bu çeşit Heritage çeşidi ile aynı zamanda olgunlaşmaktadır.
Meyveleri soluk sarı renkte ve çok tatlıdır. Anne çeşidi sonbaharda
hasat edilebilen bir çeşittir fakat yazlık olarak ta değerlendirilebilir
bir çeşittir.
Fallgold: -30 Co
ye kadar düşük sıcaklıklara dayanır. Çok kuvvetli gelişen sürgünlere
sahiptir ve farklı toprak koşullarında gelişebilme yeteneğine sahiptir.
Meyveleri altın sarısı renkte, konik biçimli ve çok tatlıdır.
BAHÇE TESİSİSİ
Ahududu yetiştiriciliği
için yer seçiminde hastalık ve zararlıların potansiyel risk taşıdığı
yerlerden uzak durulmalıdır. Yabani ahududuların mevcudiyeti ve ticari
yetiştiricilik yapılmış veya yapılan alanlardan uzak durulmalıdır.
Verticillium solgunluğu potansiyeli taşıyan domates, biber veya patlıcan
yetiştiriciliği yapılmış bölgelerden uzak durulmalıdır. İlkbahar
donlarının önemli zararlara yol açtığı yerlerde bahçelerin yüksek ve
eğimli arazilere veya kuzeye bakan yönlere kurulması daha doğru olur.
Taban suyu yüksek ve
çok geçiren kumlu araziler hariç diğer toprak tiplerinde ahududular
yetiştirilebilir. Ahududular 5.8 ile 6.6 pH sınırları içersinde çok iyi
gelişme gösterirler. İlkbahar aylarında toprağın çok ıslak olması
nedeniyle sonbahar toprak işlemesi tercih edilmektedir.
Toprak işlemesi
yapılarak yabani otların temizlenmesi sağlanır. Bu durum ahududu
bitkisinin gelişimi açısından avantaj sağlar ve yabani otların gelişerek
zarar vermesi engellenir.
Ahududular dinlenme
halindeyken dikilmelidir. En iyi dikim zamanı erken ilkbaharda, toprakta
çalışabilme olanağının oluştuğu zamandır. Bu dönemde bitkiler hemen
dikilmelidir.
Kök çelikleri veya dip
sürgünleri ile dikim yapılabilir. Kırmızı ahududu fidanları fidan olarak
söküldükleri derinlikten 5-7.5 cm daha derine dikilmelidir. Diğer
ahududu fidanları ise fidan derinliğinden 2.5 cm kadar daha derine
dikilmelidir. Fidanlık söküm derinliği gövdenin alt bölgesinde kökün ise
üst bölgesinde koyu gri bir çizgi olarak kendini gösterir.
Kökler dikim çukuruna
iyice yerleştirilmeli ve daha sonra toprakla üstleri örtülüp
sıkıştırılmalıdır. Dikim gerçekleştikten sonra bitkinin etrafına toprak
konularak sıkıştırılır ve can suyu verilir.
Dikim yapıldıktan sonra
kırmızı ahududu dalları yaklaşık 25-30 cm üstten kesilir. Siyah ve mor
ahududu üzerindeki orijinal gövde olan sürgünler toprak seviyesine kadar
kesilmeli ve kesilen sürgünler hastalıkları kontrol etmek için dikim
alanından uzaklaştırılmalıdır.
Fidanların dikiminde
sıra arası ve sıra üzeri mesafesi ahududunun tipine bağlı olarak
değişkenlik gösterir. Kırmızı ahududular sıra üzeri 60 cm mesafede
dikilir. Sıra arası mesafe 2-2,5 m dir. Siyah ve mor ahududular
genellikle kırmızı ahududulardan daha fazla yer ihtiyacı duymakta ve
sıra üzeri mesafesi 90 cm, sıra arası mesafesi 2,5-3 m dir. Şayet
yükseltilmiş yastıklara dikim yapılırsa bu mesafe 2 m olabilir. Dik
gelişen böğürtlenler siyah ve mor ahududularla aynı mesafede
dikilebilir.
Şayet toprak önceden
gübrelenmemişse dikimden yaklaşık iki-üç hafta sonra her bitkinin
çevresine verilmelidir. Her bitkiye yaklaşık olarak 30 gram (yaklaşık
bir yemek kaşığı) 12-12-12 veya benzer özellik gösteren kompoze gübreler
uygulanır. İkinci ve bunu izleyen yıllarda; her 1 dekarlık alan için15
kg gübrenin ¾ oranında uyanma başlangıcı döneminden önce bitkilere
verilmelidir. Yükseltilmiş yastıklar üzerinde yetiştirilen bitkilere ise
her bitkiye bir bardağın çeyreği kadar miktar gübre verilmelidir.
Ahududular ilk yazın
başlangıç döneminde genç kökler gelişirken çapalanmalı veya arazi
işlenmelidir. Dikimden sonraki ilkyazın sonlarına göre, istenirse,
malçlama yapılabilir. Malçlama yabancı ot kontrolüne yardımcı olur,
toprak nemini korur, yazın toprak sıcaklığını düşürür, toprağı örterek
kışın soğuk zararını önler ve saçaklı bir kök sistemin gelişmesini
sağlar.
Ahududular her hafta
25-40 mm suya ihtiyaç duyar. Sonbahar çeşitlerin yaz süresince yeterli
nem almaları birinci yıl sürgünlerinin ve meyvelerin daha iyi
gelişmelerine imkan verir. Kış döneminde toprak neminin düşük olması
büyük zararlara yol açabilir, hatta bitki ölümlerine bile yol açabilir.
Bu yüzden sonbahar döneminin sonunda toprak donuncaya veya yağış
alıncaya kadar düzenli sulama yapılmalıdır. Sulamada toprağın 25 cm
derinliğe kadar nemli olması gerektiği unutulmamalıdır.
Ahududularda yağmurlama
ve damlama sulama yöntemi ile sulama yapmak daha doğru olur. Damlama
sulama sistemi ile su kök sistemine düzenli ve doğrudan uygulanır.
Damlama sulama bunlara ilave olarak; yaprakların kuru kalmasını
sağlayarak daha az hastalık probleminin oluşmasını sağlar ayrıca sıra
araları sulanmadığından yabancı ot problemi azalır.
BUDAMA VE TERBİYE SİSTEMLERİ
Ahududu sürgünleri iki
yıllıktır. Kök gövdesi ise çok yıllıktır. Yeni sürgünler (birinci yıl
sürgünleri, vejetatif sürgünler) her yıl kök gövdesi üzerindeki
tomurcuklardan gelişir. Yazın sonlarına doğru birinci yıl sürgünleri
üzerinde meyve gözleri yer alan yanal sürgünler meydan gelir. Birinci
yıl sürgünleri ikinci gelişme sezonunda (sonraki yıl) meyve sürgünü
(ikinci yıl sürgünü, generatif sürgün) olarak isimlendirilir. İkinci
sezonun başlarında meyve oluşumunu sağlayan sürgünler meyve sürgünleri
üzerinde gelişmeye başlarlar.Meyve oluşumundan sonra yaşlanan sürgünler
(meyve sürgünleri) ölür ve bunlar meyve hasadının tamamlanmasıyla
birlikte kesilerek araziden uzaklaştırılır. Kök gövdesinden birinci yıl
sürgünlerinin çıkışı ve gelişimi tekrar başlar.
Kırmızı ve sarı ahududular (Yazın meyve verenler)
Gelişme sezonu süresince yapılması gereken budama: Büyüme
mevsiminde ahududularda hiçbir kesme işlemi uygulanmamalıdır. Şayet
sürgünler çok uzamışsa bunları kesmek yerine telli terbiye sistemine
almak daha iyi olur. Meyve hasadından sonra meyve sürgünleri
uzaklaştırılmalıdır. Bu genellikle, hava ve yetiştirme koşullarına bağlı
olarak, haziranın sonunda temmuz ayının başında yapılır. Meyve
sürgünlerinin uzaklaştırılması önemli hastalıkların azalmasına ve yeni
gelişen sürgünler için sıra üzerinde daha iyi bir ışıklanma ve
havalanmanın sağlanmasına neden olur.
Dinlenme dönemi yapılması gereken budama: Tomurcuklar
patlamadan hemen önce ve don riskinin geçtiği kışın sonunda ve ilkbahar
başlarında budama yapılmalıdır. Kışın zarar gören sürgünlerin ölü
bölgeleri mutlaka kesilmelidir. Bu genellikle 1 cm kadar uzunluktaki
sürgün ucu bölgesidir. Bununla birlikte sert kışlardan sonra ölen bölge
nedeniyle kesilmesi gereken uzunluk yaklaşık 2 cm kadar olabilir.
Şayet çit şeklinde bir
yetiştiricilik yapılıyorsa sıraların genişliği 50 cm veya biraz daha az
tutulmalıdır. Sıra alanlarının dışındaki bütün bitkiler kesilmeli ve
uzaklaştırılmalıdır. Çapı 1 cm civarındaki küçük zayıf sürgünler
kesilerek uzaklaştırılır.
Yazın meyve veren
kırmızı ahududular yılda iki kez budanır. Birincisi ilkbaharda, ikincisi
ise hasattan hemen sonra yapılır. İlkbahar budaması mart sonu veya
ilkbahar başında zayıf gelişen sürgünlerin tamamının temizlenmesi
şeklinde yapılır. İkinci budama ise meyvelerin hasadından hemen sonra
kuruyan meyve sürgünlerin temizlenip uzaklaştırılması şeklinde yapılır.
Yine hasadan sonra yeni gelişen sürgünler ve dip sürgünlerinin sayısı
azaltılmalıdır. Bu işlem esnasında zayıf gelişen sürgünlerin
temizlenmesine öncelik verilir. Her 30 cm lik çit için 1.5 cm veya daha
büyük çapa sahip kuvvetli gelişen 4 veya 5 sürgünün bırakılması
yeterlidir. Şayet yeteri kadar kuvvetli gelişen sürgün yoksa her 30 cm
lik çit için en iyi gelişme gösteren iki sürgünün bırakılması doğru
olur.
Sonbaharda meyve veren kırmızı ahududular
Bu ahududu çeşitleri,
biri Temmuz ayının ilk dönemleri diğeri ise Ağustos sonu veya Eylül
ayında olmak üzere, yılda iki defa ürün verir. Bununla birlikte yılda
tek ürün alınmasının daha iyi olduğu gözlenmiştir. Bunun için daha az
miktarda ve daha düşük kalitedeki yaz ürünü alınmayarak sonbahar
ürününün daha kaliteli ve daha yüksek düzeyde olması sağlanır. Bu
yöntemin hastalık zararını da azalttığı belirlenmiştir.
Sonbahar ürünü veren
kırmızı ahududuların ilk yıl budamaları yapılmaz. İlk yıl bitkinin kendi
halinde gelişerek doğal formuna ve kuvvetine erişmesine izin verilir.
İlk yıldan sonra budamalar her yıl peşi sıra yapılmalıdır. İlkbahar
budamaları toprak henüz soğukken ve gelişmenin henüz başlamadığı dönemde
( genelde mart ortası veya sonudur) yapılmalıdır. Elle, dönerli biçme
makinesi veya diğer mekanik aletlerle toprak üzerindeki bütün gelişen
sürgünler kaldırılır. Bu kesme işlemi esnasında 2.5-5 cm uzunluğundaki
bitkiler biçimden sonra genellikle toprak yüzeyinde kalır. Ağustos veya
eylül başlarında meyveler o mevsimin sürgünleri üzerinde oluşacaktır.
Siyah ve Mor ahududular
Dinlenme dönemi yapılması gereken budama:
Tomurcuklar şişmeden önce soğuk hava koşullarının tehlike arz etmediği
kış ortası veya ilkbahar başlarında yapılmalıdır. Siyah ahududular
budanırken, yan dalların 30 cm uzunluğunda bırakılması gerektiği
unutulmamalıdır. Yan sürgünlerin 250 cm veya daha uzun gelişebileceği,
bundan dolayı da iri bir bitki gelişiminin olacağı unutulmamalıdır. Mor
ahududular siyah ahududulardan daha uzun gelişirler. Bu yüzden yan
dallar yaklaşık 50 cm üzerinden budanmalıdır. Sürgün üzerinde zayıf ve
cılız gelişen yan sürgünler temizlenmelidir. Tüm bu budama uygulamaları
meyve miktarı ve kalitesi üzerinde çok ciddi artışlara yol açar.
Siyah ve mor ahududular
fazla miktarda dip sürgünü geliştiremezler, bunun yerine ana bitkinin
bulunduğu yerde bir salkım veya küçük bir tepe görünümü veya ocak
görünümü oluştururlar. Yaklaşık 1.5 cm kalınlığındaki sürgünler dinlenme
döneminde kesilip alınmalıdır. Her ocakta veya tepede 5-7 adet sürgünün
olması sağlanmalıdır.
|
Şekil 1. Siyah ve mor ahududularda budamadan önce ve budamadan sonraki görünümler
|
|
Şekil 2. Ahududuların budama takvimi
|
Gelişme sezonu süresince yapılması gereken budama: Siyah
ve mor ahududular yaz döneminde birinci yıl sürgünlerinin (o yıl
gelişen sürgünler, vejetatif sürgünler) uç alma şeklinde budanması
gerekir. Uç alma işlemi, mor ahududu sürgünleri 75-100 cm uzunluğa
eriştiğinde, siyah ahududular ise 45-60 cm uzunluğa eriştiğinde, üstten
itibaren 10 cm kadar kesme şeklinde yapılmalıdır. Bu işlem kuvvetli yan
dal gelişimini teşvik edecektir.
Hasattan sonra tüm
meyve sürgünleri kesilip araziden uzaklaştırılmalıdır. Böylece hastalık
ve zararlı problemleri ciddi düzeyde azalacaktır.
HASAT
En iyi hasat ölçüleri
meyve rengi ve meyvelerin kolaylıkla dallardan ayrılmasıdır. Meyve
kolaylıkla daldan ayrılma özelliği kazanmadan önce kendine has rengini
alır. Şayet meyveler yeteri kadar renklenmeden toplanırsa kendine has
tat ve koku oluşmaz. Meyve kalite yönünden tam olgunlaştığında ve her
2-3 günde bir olmak üzere toplanmalıdır. Meyveler avuç içine alınarak
parmakla tutulur ve yavaşça yukarı doğru kaldırmak suretiyle toplanır.
Toplamadan sonra meyveler gölgede ve mümkünse soğuk bir depoda
tutulmalıdır. Böylece depo ömürleri uzar.
Meyveler hasat
edildikten sonra derin olmayan kaplar veya kasalar içersine konur.
Böylece meyve yığılması olmaz. Aksi takdirde en altta kalan meyveler
ezilerek sularını kaybedecek ve biçimleri bozulacaktır. Bu durum aynı
zamanda meyve üzerinde hastalık oluşumunu da teşvik eder. Hasattan hemen
sonra meyveler soğuk bir yere alınır. Meyvelerin hasadan sonra soğuk
depoya alınmaları bir saat içinde yapılmalıdır. Böylece meyvelerin nem
kaybı en aza indirilir, mantari hastalıkların gelişmesi ve meyve bozulma
riski azaltılır.
DESTEK SİSTEMLERİ
Telli terbiye sistemi
sıraya dikim sistemiyle birlikte uygulanmaktadır. Aşırı rüzgârların
mevcut olduğu alanlarda bu sistem sorun çıkartabilir. Bu terbiye sistemi
aynı zamanda ürünün daha kolay yetiştirilmesine yardımcı olur ve
sürgünlerin yere temasını önleyerek meyvelerin daha temiz ve daha kolay
toplanmasını sağlar.
Telli terbiye sistemi
45-50 cm uzunluğunda çapraz kollar ile sıra içinde 5-6 m aralıklarla
yerleştirilerek inşa edilebilir. Sıranın bütün kenarları boyunca her
çapraz koldan tel geçirilerek sıra sonuna kadar uzatılır. Teller kırmızı
ahududular için toprak yüzeyinden 90 cm yukarıda olmalıdır. Mor ve
siyah ahududular için 100 cm yukarıda olmalıdır. Sürgünlerin tellere
arasında serbest bırakılarak düzgün biçimde dağılması sağlanır veya
bunun yerine sürgünler tellere tek tek bağlanarak düzgün kalmaları
sağlanır.
Kırımızı ahududular
çakılı bir herek üzerine 5-7 sürgün bağlayarak da terbiye edilebilirler.
Sürgünlerin herek üzerine bağlanması esnasında zarar görmemeleri için
uygun bir malzemenin seçilmesi önemlidir. Herek sistemi uygulanması
zaman ve masraf açısından sorunludur. Bu yüzden pek tercih edilmez.
|
Şekil 3. Ahududu yetiştiriciliğinde uygulanan temel telli terbiye sistemleri
|
|
Şekil 4. Kırmızı ahududu sürgünleri yere çakılı bir herek üzerine tutturularak da terbiye edilebilir.
Özar Mühendislik Müşavirlik Ormancılık Emlak Taahhüt Madencilik Fidancılık ve Peyzaj
Ahududu Fidanı hakkında kapsamlı bilgi almak ve Ahududu Fidanı temin etmek (Satın Almak) için bizi arayabilirsiniz... Özar Mühendislik Müşavirlik Ormancılık Emlak Taahhüt Madencilik Fidancılık ve Peyzaj Arif Arslan Orman Mühendisi Tel: 0506 659 76 96 Adres: Fakıuşağı Mahallesi Prof.Dr. Alper Akıncıoğlu Caddesi Yurtkur Arkası No: 1 Merkez/Osmaniye |
0 yorum:
Yorum Gönder